Hititler,
M.Ö. 2000 –
1200 yılları arasında Anadolu’nun büyük bir kesiminde ve Kuzey Suriye’de hüküm
sürmüşlerdir. Hititlerin konuştukları dil Hint - Avrupa ailesine aitti ve
Anadolu’ya olasılıkla Kafkasya’dan gelmişlerdi. Krallıklarının kuruluşundan
birkaç yüzyıl önce Anadolu’ya geldiler ve yerli halk olan Hattiler arasında
zamanla güç kazanarak Hitit devletini kurdular. Hititler Orta Anadolu’da, yani
Hatti ülkesinde varolan köklü birikime sahip çıkarak ve diğer yakındoğu
uygarlıklarından etkilenerek yeni bir kültür bireşimi oluşturdular.
M.Ö. 1650 / 1600’lerde, adı Hattuşa’lı anlamına
gelen Hattuşili, bugünkü Çorum sınırları içinde kalan Boğazköy / Hattuşa’da ilk
Hitit krallığını kurdu. Ardılı I. Murşili zamanında krallığın sınırları Anadolu
dışına taştı; güneyde Halep alındı, Babil’e dek inildi. Bu tarihten sonra
inişli çıkışlı bir politik başarı sergileyen Hititler, M.Ö. 14. yy.’ın
ortalarında tahta çıkan genç ve dinamik I. Şuppiluliuma döneminde en parlak
dönemlerini yaşadılar.
M.Ö. 13. yy.'da yakındoğunun önemli
imparatorluklarından biri haline gelen Hitit devleti, Doğu Akdeniz’de gücünü
kanıtlamak isteyen Mısır ile bir sürtüşme içine girdi. Bu sürtüşme, M.Ö. 1285
yılında Kuzey Suriye’deki Kadeş kenti yakınlarında Muvatalli yönetimindeki
Hitit ordusuyla, II. Ramses yönetimindeki Mısır ordusunun giriştikleri savaşla
doruğa ulaştı. Kesin bir yengi olmasa da, Hititler bu savaşı kazandılar. Kadeş
savaşından sonra M.Ö. 1269 yılında imzalanan barış antlaşması, günümüze dek
gelen en eski resmi yazılı antlaşmadır. Bu tarihte dünyanın önemli devletleri
Babil, Asur ve belki de Miken federasyonu idi. Hititler ve Mısırlılar ise
dünyanın süper güçleri idi.
Bu parlak dönemden yüzyıl kadar sonra M.Ö. 1200’lerde
Hitit İmparatorluğu, batıdan gelen Deniz Halklarının istilasıyla yıkıldı ve
başkent Hattuşa terk edildi.
Merkezi Hitit
devletinin çöküşünden sonra, tunç çağlarının bitip demir çağının başladığı bu
dönemde, Orta Anadolu’da yarı göçebelerin yaşadığı ve Karanlık Çağ adı verilen
bir dönem başladı. Anadolu’nun güneydoğusunda ise M.Ö. 1100 –700 arasında Geç
Hitit Krallıkları adı verilen küçük kent devletleri varlıklarını sürdürdüler.
Ancak bu bölgede merkezi bir Geç Hitit devleti kurulmadı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder